elektrik port üyelik servisleri elektrik port üyelik servisleri

Sürdürülebilir Kararlar İçin Bilimsel Bir Rehber |
Yaşam Döngüsü Analizi
(LCA)

LCA, bir ürünün yaşamı boyunca - hammadde temininden üretime, kullanım sürecinden bertarafa kadar - çevreye olan etkilerini bütünsel olarak inceleyen bir analiz yöntemidir. Bu sayede sadece nihai ürünün değil, onun ortaya çıkışındaki tüm adımların ekolojik maliyeti görünür hâle gelir. LCA çalışmaları, ürün veya hizmetlerin yaşam döngüsünün farklı aşamalarına odaklanarak üç temel türde gerçekleştirilebilir. Detaylar içeriğin devamında...



A- A+
10.09.2025 tarihli yazı 53 kez okunmuştur.
Günümüz teknoloji dünyasında ürün, her şey demektir.

Yaptığımız neredeyse her iş, bir ürün ortaya koyma amacı taşır. Evimizdeki küçük ölçekli atölyelerden büyük kapasiteli fabrikalara kadar tüm üretim süreçleri, temelde aynı mantığa dayanır: hammaddeden son ürüne giden yolculuk. Ürettiğimiz şey ister tonlarca ağırlığında bir makine olsun, ister evimizin mutfağında hazırladığımız basit bir yemek, her ürün; üretim sürecinde belirli bir miktarda emisyon yaratır ve bir karbon ayak izi bırakır.

Evlerimizde bu etkiyi azaltmak için alınabilecek bazı basit önlemler vardır. Örneğin, yerel ve güvenilir tedarikçilerden malzeme temin etmek, ulaşım kaynaklı emisyonu azaltabilir. Ancak iş büyük ölçekli organizasyonlara ve sanayi üretim süreçlerine geldiğinde, çevresel etkiler çok daha karmaşık ve çok boyutlu hâle gelir.



İşte tam da bu noktada devreye LCA (Life Cycle Assessment) - Türkçesi ile Yaşam Döngüsü Analizi - girer.


LCA, bir ürünün yaşamı boyunca - hammadde temininden üretime, kullanım sürecinden bertarafa kadar - çevreye olan etkilerini bütünsel olarak inceleyen bir analiz yöntemidir. Bu sayede sadece nihai ürünün değil, onun ortaya çıkışındaki tüm adımların ekolojik maliyeti görünür hâle gelir.


Çevresel etkilerin azaltılabilmesi için öncelikle bu etkilerin somut ve sistematik bir şekilde hesaplanması gerekir.

Bu sayede firmalar, çevresel performanslarını ölçebilir, hangi süreçlerin ne kadar etki yarattığını görebilir ve sürdürülebilirlik hedeflerine yönelik somut adımlar atabilir. Yaşam Döngüsü Analizi (LCA), bu ihtiyaca kapsamlı ve detaylı bir çözüm sunar.

Hammadde kullanımından üretim sürecine, lojistikten kullanım ve bertarafa kadar ürün ya da hizmetin geçtiği tüm aşamaları değerlendirir. Böylece yalnızca son ürün değil, onun ortaya çıkışına katkıda bulunan tüm süreçler çevresel açıdan şeffaf hâle gelir. Bu süreçler sırasıyla:

► Hammadde: Üretim sürecinde kullanılmak üzere gerekli ham maddenin elde edilmesi sürecini ifade eder.
► İmalat: Ürünün üretim aşamasını ifade eder.
► Nakliye: Ürün ile ilgili tüm ulaştırma süreçlerini ifade eder.
► Tüketim: Ürünlerin tüketiciler tarafından son kullanma aşamasını ifade eder.
► Ürün Yaşam Sonu: Ürünlerin geri dönüşüm ve bertaraf süreçlerini ifade eder.


LCA çalışmaları, ürün veya hizmetlerin yaşam döngüsünün farklı aşamalarına odaklanarak üç temel türde gerçekleştirilebilir diyebiliriz:


Cradle to Cradle (Beşikten Beşiğe)

Hammadde eldesinden başlayarak üretim, kullanım ve nihayetinde geri dönüşüm ya da yeniden kullanıma kadar olan tüm yaşam döngüsünü kapsar. Bu yaklaşım ile , döngüsel ekonomiyi desteklenir ve atığın kaynak olarak yeniden sürece dâhil edilmesi ile karbon emisyonu minimize edilir.


Cradle to Grave (Beşikten Mezara)

Ürünün hammaddesinden başlayarak üretim, kullanım ve ömrünü tamamlayarak atık hâline gelmesi ve bertaraf edilmesi sürecine kadar olan aşamaları değerlendirir. Geri dönüşüm ve yeniden kullanma senaryosu bu kapsamda yer almaz. Bu bağlamda ‘Cradle to Cradle’ sürecine kıyasla daha fazla karbon ayak izi açığa çıkması muhtemel.


Cradle to Gate (Beşikten Kapıya)

Hammadde eldesinden başlayarak, ürünün üretim aşamasının tamamlanıp fabrikadan çıkışına kadar olan süreci kapsar. Bu yaklaşım genellikle tedarik zincirinin ilk aşamalarındaki çevresel etkileri analiz etmek amacıyla kullanılır. Ürünün kullanım ve bertaraf süreci bu analizde yer almaz. Bu yüzden de bu süreçlerden en az çevreci olanı.





Peki bir LCA çalışması nasıl hazırlanır?

Bu analiz dört temel aşamadan (amaç ve kapsam belirleme, envanter analizi, etki analizi, yorumlama) oluşur ve her biri ürünün doğaya olan etkisini daha net anlamamızı sağlar.


1. Amaç ve Kapsam Belirleme

İster zihinsel ister fiziksel bir ürün ortaya koyun, her yaratıcı sürecin en kritik adımı, daha işe koyulmadan önce amacını ve kapsamını net bir şekilde belirlemek. Bu adımda, analiz neden yapılıyor, kim için yapılıyor ve neyi kapsıyor gibi sorulara yanıt verilir. Örneğin; bir şirket ambalaj tasarımını mı değerlendirmek istiyor, yoksa tüm üretim hattının çevresel etkisini mi?

Ayrıca “sistem sınırları” da burada netleştirilir. Yani hangi süreçler analiz kapsamına alınacak, hangileri dışarıda kalacak? Hedef ne kadar net olursa, sonuçlar da o kadar anlamlı olur.


2. Envanter Analizi – Life Cycle Inventory (LCI)

Bu aşama, Yaşam Döngüsü Analizi’nin belki de en zaman alan fakat en somut adımıdır. Burada amaç, analiz kapsamına giren tüm süreçlerdeki girdileri (örneğin enerji, su, ham madde kullanımı) ve çıktıları (örneğin atık, emisyon, yan ürünler) sistematik bir şekilde belgelemektir. Bu veriler, üretim sürecinden nakliyeye, kullanım süresinden bertarafa kadar tüm aşamalarda toplanır. Örneğin, bir ambalaj malzemesinin üretiminde kullanılan elektrik miktarı, hammaddenin çıkarılması sırasında oluşan CO₂ salımı veya ürünün nakliyesinde kullanılan yakıt türü bu aşamada değerlendirilir. Bu veriler ne kadar detaylı ve doğru olursa, sonraki aşamalardaki analizler de o kadar güvenilir olur.


3. Etki Analizi – Life Cycle Impact Assessment (LCIA)

Envanter analizinde elde edilen veriler, bu aşamada çevresel etkiler açısından değerlendirilir. Farklı girdilerin ve çıktının doğa üzerindeki etkileri sınıflandırılır ve nicel olarak ölçülür.

Örneğin:

► Karbon ayak izi (sera gazı emisyonları)
► Su ayak izi (su tüketimi)
► Asitleşme potansiyeli
► Ötrofikasyon (besin maddesi kirliliği)
► Ozon tabakasına etkiler

Bu sayede, hangi süreçlerin ne kadar zarar verdiği belirlenebilir. Bu analiz, yalnızca sayısal verileri değil, bu verilerin çevre üzerindeki gerçek etkilerini de somut bir şekilde anlamamıza yardımcı olur.


4. Yorumlama

LCA çalışmasının son aşamasında elde edilen bulgular değerlendirilir, yorumlanır ve karar vericilere yol gösterecek sonuçlar elde edilir. Buradaki amaç, hangi süreçlerin çevresel etkisinin azaltılması gerektiğini belirlemek ve alınabilecek önlemleri önermektir. Bu yorumlama aşaması yalnızca teknik bir değerlendirme değil, aynı zamanda stratejik bir bakış açısıdır. Örneğin bir şirket, ambalaj malzemesini değiştirerek veya taşıma rotalarını optimize ederek çevresel etkisini ciddi ölçüde azaltabilir.






Yaşam Döngüsü Analizleri Önem Kazanıyor

LCA çalışmaları, her ne kadar görece yeni bir trend olarak değerlendirilse de, günümüzün çevresel sürdürülebilirlik çabalarında oldukça önemli bir yere sahip. Dünya genelinde bu alanda ciddi gelişmeler ve iyileştirmeler yaşanıyor. Türkiye de hukuki düzlemde attığı adımlarla çevresel etkiyi azaltmaya yönelik politikalarını somutlaştırmaya başladı. Artık her kurum ve kuruluş, neden olduğu emisyonları raporlayacak ve bu konuda sorumluluk alacak.

Bu durum,sadece yasal bir zorunluluk olmanın ötesinde, şirketlerin stratejik karar alma süreçlerinde de belirleyici bir unsur hâline gelecek. Hangi ürünün üretileceği, hangi tedarikçiden hizmet alınacağı, nasıl bir lojistik modelinin uygulanacağı gibi kararlar, artık sadece maddi kaygılarla değil, çevresel etkiler açısından da değerlendirilmeye tabii olacak. Bu süreçte LCA süreçlerinden sorumlu yeni çalışma kolları ve iş rollerinin ortaya çıkması muhtemel.


Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Ortak Sorumluluk

Dünya, son yüzyılda daha önce hiç olmadığı kadar hızlı bir gelişim ve dönüşüm sürecinden geçti. Teknolojik ilerlemeler, üretim kapasitelerindeki artış ve küresel ulaşılabilirlik; yaşam kalitesini artırırken, sınırlı doğal kaynaklarımızı da büyük bir hızla tüketmemize yol açtı. Bu büyümenin ardında ise her geçen gün büyüyen bir atık sorunu ve derinleşen çevresel krizler bıraktık.

İşte tam bu noktada, bilinçli ve sistematik karar alma süreçleri, hem kurumlar hem de bireyler için emisyonu azaltma konusunda kritik bir rol oynayabilir. Üretim modellerinin yeniden gözden geçirilmesi, lojistik zincirlerinin optimize edilmesi ve yaşam döngüsü odaklı yaklaşımların benimsenmesi, sadece çevresel değil, ekonomik ve toplumsal sürdürülebilirliği de mümkün kılar.

Ancak değişim sadece yukarıdan aşağıya inen politikalarla değil, bireylerin ve toplulukların da sorumluluk almasıyla mümkün olacaktır. Bizler de bireysel ölçekte yapacağımız seçimlerle -örneğin yerel ürünler tercih ederek, tüketimi azaltarak veya geri dönüşüme katkı sağlayarak- bu büyük dönüşümün parçası olabiliriz. Gelecek, yalnızca teknolojiyle değil, aldığımız sorumluluklarla da şekillenir.


Kaynakça

►https://www.taizenergy.co.uk/2024/06/21/the-role-of-life-cycle-assessment-in-sustainable-development/
►https://semtrio.com/blog/life-cycle-assessment-lca-nedir
►https://www.linear.eu/en/blog/key-contributions-of-mep-in-the-life-cycle-assessment-of-buildings/
►https://ecochain.com/blog/life-cycle-assessment-lca-guide/

Aktif etkinlik bulunmamaktadır.
ANKET
Endüstri 4.0 için En Hazır Sektör Hangisidir

Sonuçlar