elektrik port üyelik servisleri elektrik port üyelik servisleri

Bütünleşik Oda Otomasyonu

Günümüzde insanlar günlerinin yaklaşık yüzde 90’ını binalarda ve kapalı alanlarda geçiriyorlar. Hem performansımız hem de sağlığımız büyük ölçüde odadaki sıcaklığa, hava kalitesine ve aydınlatmaya bağlı. Akıllı oda kontrolü, konfor ve enerji verimliliği sunuyor. Detaylar içeriğimizin devamında...



A- A+
08.12.2015 tarihli yazı 5302 kez okunmuştur.
Isıtma, havalandırma ve iklimlendirmenin (HVAC) yanı sıra ışıklandırma ve gölgelendirme de ideal ortam koşullarının sağlanmasında anahtar bir rol oynuyor. Ancak sık sık bu disiplinler, birbirinden bağımsız olarak çalışan farklı sistemler kullanılarak kontrol ediliyor. Manuel ayarlamaların yapılması gerektiğinde, son derece değerli olan enerjinin kaybı söz konusu olabiliyor. Bu durumda, bu disiplinleri akıllı bir şekilde birbirine bağlayan sistemler ideal bir alternatif oluyor ve kullanıcıların her zaman optimum oda koşullarında bulunması sağlanabiliyor. Ayrıca bu yenilikçi çözümler; bina yönetimi ve enerji maliyetlerinden bakım ve onarım ve yenileme masraflarına kadar tüm bakım maliyetlerini, binanın yaşam döngüsü boyunca düşürüyor.

İnsanların oda içinde rahat etmesini sağlayan koşullar pek fazla değişiklik göstermiyor... Optimum iş performansı için sıcaklığın 21 ve 24°C arasında olması gerekiyor. Ayrıca, yüksek oranda CO2 içeren kirli hava konsantrasyonu zorlaştırdığı ve hatta bazı durumlarda kötü kararlar verilmesine bile neden olabildiği için, temiz hava kaynağına ihtiyaç duyuluyor. Buna ek olarak, aydınlatmanın da da doğru olması gerekiyor. Özellikle bilgisayar kullanılan ofislerde, göz yorgunluğunu önlemek için ışıklandırma parlak olmalı ama gözü kamaştırmamalı.




Odadaki iklim koşullarının ve aydınlatmanın yetersiz olması, motivasyonu ve verimliliği kötü etkilemenin yanı sıra insan sağlığına da zarar veriyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre ofis çalışanlarının yüzde 20-30’u baş ağrısı ve göz yanması gibi sorunlardan şikayet ediyor. Bunlar, “hasta bina sendromu” olarak bilinen durumun semptomları. İnsanların daha rahat etmesi için odaları havalandırıyor, sıcaklığı ayarlıyor, jaluzileri ve ışıkları açıp kapıyor, üstelik bütün bunları her gün tekrar tekrar yapıyoruz. Doğru sıcaklığa, doğru hava kalitesine ve mükemmel ışıklandırmaya sahip bir ofis gerçekten de daha verimli çalışmamıza yardımcı oluyor. Hatta iyi çalışma koşulları, verimliliği yüzde yirmiye varan oranlarda iyileştirebiliyor.




HVAC, ışıklandırma ve gölgelendirme hep birlikte iş başında


Yine de ofis kullanıcıları için en iyi oda iklimini yaratmak her zaman kolay olmuyor. Ne de olsa ısıtma, havalandırma ve iklimlendirmenin yanı sıra aydınlatma ve gölgelendirme arasındaki etkileşim de karmaşık. Geleneksel otomasyon çözümlerinde, bu disiplinler ayrı ayrı kontrol ediliyor. Ancak konforu ve enerji verimliliğini optimize etmek, tüm disiplinleri koordine etmenin yanı sıra bunları bir bütün olarak kontrol ve takip eden bir sistem gerektiriyor.

Siemens’in Desigo Bütünleşik Oda Otomasyonu (TRA) tam olarak böyle bir sistem. Diğer özelliklerinin yanı sıra bu sistem, gün içinde odaya giren ışık miktarı değiştiğinde bile çalışma alanında istikrarlı ışıklandırma sağlıyor; ışığı sürekli olarak odadaki kullanıcılara göre kontrol ediyor. Böylece, iş yerlerindeki ihtiyaç duyulan 500 lux ışık seviyesi yüzde 40 daha az enerji tüketilerek elde edilebiliyor. Jaluzilerin aralıkları güneşin hareketini takip ederek doğrudan gün ışığını önlerken odaya göz kamaştırmayan doğal ışığın girmesini sağlıyor. Buna ek olarak, gölgelendirme sistemi, odaların aşırı ısınmasını önlemek için sıcaklık kontrolüyle bağlantılı hareket ediyor. Gölgelendirmenin bu şekilde kullanımı, boş odalarda bile istenen sıcaklığı ek maliyete yol açmadan koruyabiliyor.

Özel hava hacmi kontrolü özellikleri, odada doğru hava koşullarını sağlıyor ve sıcaklığı ve hava kalitesini, önceden tanımlanmış değerler içerisinde tutuyor. Merkezi hava uygulamalarının birbiriyle etkileşim içinde olması sayesinde, giren hava sıcaklığını ve basınç kontrolünü optimize ediyor ve bu da geleneksel bir kontrol sistemine kıyasla %50 daha az enerji tüketimiyle sonuçlanıyor.


Tek tuşla enerji tasarrufu


Oda otomasyon sistemlerinin, kontrolü kullanıcıların elinden almaması gerekiyor. Yani kullanıcılar, istenen oda konforunu sağlamak için sistemi yönetebilmeli. Aynı zamanda da optimal enerji verimliliğini kolayca, hiçbir teknik bilgi gerekmeden sağlayabilmeleri de gerekiyor. Bu nedenle Siemens’in oda otomasyon sistemi Yeşil Yaprak göstergesini kullanıyor: Oda optimum enerji verimliliğinde çalışırken, oda operatörü ünitesinde yeşil bir yaprak sembolü görülüyor. Manuel müdahale nedeniyle enerji tüketimi ideal durumda değilse, yaprağın rengi kırmızıya dönüşüyor.

Bu benzersiz çözümü bir örnekle açıklayalım: Güneşli bir yaz gününde bir konferans odasında bir toplantı yapılıyor. Jaluziler, doğrudan günışığı girişini, dolayısıyla da göz kamaşmasını ve klimanın daha fazla çalıştırılmasını önlemek için eğik duruyor. Sunum sırasında oda karartılıyor ve jaluziler tamamen kapatılıyor. Sunum sonrası görüşmeler sırasında katılımcılar gün ışığı içeri girsin diye jaluzileri manuel olarak açıyorlar. Bu kez de günışığı odaya giriyor ve odayı ısıtıyor. Klimanın bu sıcaklık artışını telafi etmek için daha fazla soğuk hava üretmesi gerekiyor. Odadaki enerji verimliliği koşulları artık ideal değil ve Yeşil Yaprak göstergesi de oda kullanıcılarını uyarmak için kırmızı yanmaya başlıyor. Optimum enerji verimliliğini tekrar sağlamak için kullanıcıların tek yapması gereken, yaprak sembolünün üzerine dokunmak.

Kullanıcıları oda ikliminin kontrol edilmesine aktif bir şekilde dahil etmek farkındalığı artırıyor ve böylece sadece kullanıcı konforu değil, aynı zamanda çevre açısından da olumlu etki yaratılıyor. Technische Universität München tarafından yürütülen araştırmalara göre, oda kullanıcıları enerji tüketim davranışlarını optimize ederlerse, tüketim yüzde 25’e varan oranlarda azaltılabiliyor.

Kullanıcıların oda otomasyon sistemini benimsemeleri için, sistemin mümkün olduğunca kolay kullanılabilmesi gerekiyor. Son teknoloji ürünü sistemler, önceden tanımlanmış bir ortamı tek bir tuşla yaratabiliyor. Bu amaçla pek çok farklı ve birbirinden bağımsız programlanabilir senaryolar sunuluyor. Örneğin, sunum yapılacağı zaman ışıklar kısılabiliyor ve jaluziler indirilebiliyor.




Her binaya uygun


Tek tek veya birden çok odayı takip ve kontrol eden oda otomasyon istasyonları, sistemin merkezinde yer alıyor. Modüler bir tasarıma ve esnek programlamaya sahip olan bu istasyonlar, sistemin bina teknolojisine adapte olabilmesini sağlıyor. Bir veya iki odayı kontrol etmeye yönelik kompakt cihazlar da pazardaki yeni ürünler olarak dikkat çekiyor. Bunlar radyatörleri, ısıtılmış ve soğutulmuş tavanları, hava hacimlerini ve fanlı ısıtıcıları kontrol etmeye yönelik, test edilmiş standart uygulamalar içeriyor. Işıklandırma ve gölgelendirmeyi kontrol etmeye yönelik fonksiyonlar ihtiyaca göre sisteme eklenebiliyor. Bu gibi test edilmiş uygulamalar planlama, kurulum, operasyon ve bakım için gereken çaba ve maliyeti azaltıyor.

Oda otomasyon sistemini görselleştirmenin ve çalıştırmanın en iyi yolu, Siemens Desigo CC gibi bir bina yönetimi platformu kullanmak. Bu platform; ısıtma, havalandırma, iklimlendirme, ışıklandırma ve gölgelendirmenin yanı sıra, istenirse yangın güvenliği ve emniyet de dahil olmak üzere tüm bina otomasyonu fonksiyonlarının merkezi bir şekilde yürütülmesini ve takip edilmesini sağlıyor. Operatörler, tüm disiplinleri eksiksiz bir şekilde görebiliyor ve merkezi olarak veya uzaktan erişimle ayarlamalar yapabiliyor. Ayrıca bir sorun çıktığında da hızlı bir şekilde müdahale edilebiliyor.


Farklı kullanımlara açık binalar için esnek sistemler


Bir binanın değerini belirlemekte kullanılan faktörlerden biri de ne kadar esnek bir şekilde kullanılabildiği. Sonuçta mekan ve yerleşim gereksinimleri sürekli olarak değişiyor. Kiracılar binaya taşınıyor ve sonra çıkıyorlar. Yeni iş modelleri veya değişen ihtiyaçlar mekanın farklı bir şekilde bölümlenmesini gerektiriyor. Bina sistemlerinde modifikasyonlar gerektiren konfor ihtiyaçlarına gittikçe daha çok önem veriliyor. Bir oda otomasyon sisteminin bu gelişmelere ayak uydurabilmesi için, daha en baştan son derece esnek olması gerekiyor. Eğer olmazsa, kullanımdaki her değişiklik maliyetli oluyor.

Bu esnekliği sağlamak için, yeni gerçekliklere adapte olabilen, ölçeklendirilebilir sistemler gerekiyor. İyi düşünülmüş bir segment konseptiyle, yeniden düzenleme veya yeni bir kiracının ihtiyaçlarına göre odanın yapısını değiştirmek kolay oluyor. Desigo’da zeminler, esnek bir şekilde birleştirilebilen oda segmentlerine ayrılıyor. Oda segmentlerini gruplamak, kurulumlarda veya programlamada hiçbir değişiklik gerektirmiyor.

İnşaat aşamasında temel yapı minimal bir kurulumla sınırlandırılabiliyor ve yeni fonksiyonlar daha sonra eklenebiliyor. Sistemin gerektiği şekilde genişletilebilmesini, gelecekteki değişimlere adapte olabilmesini ve böylece yatırımların binanın tüm yaşam döngüsü boyunca korunabilmesini sağlamak için Siemens, küresel olarak kabul görmüş iletişim standartları kullanıyor. BACnet, oda otomasyon istasyonlarının birbirleriyle ve bina otomasyon platformuyla iletişim kurabilmesini sağlıyor. Sensorlar, aktüatörler ve oda operatörü üniteleri de KNX aracılığıyla oda otomasyonu istasyonlarıyla iletişim kuruyorlar. İletişim standartları, üçüncü taraflara ait cihazların entegre edilebilmesini, diğer standartlar ise gelecekteki yükseltmelerle uyumluluğu sağlıyor.


Sonuç


Enerji verimliliği, fonksiyonellik ve esneklik talebinin sürekli artması, bina teknolojileri sistemlerinin gelişimini teşvik ediyor. Ancak yüksek performanslı sistemlerin planlanmasını ve uygulanmasını zor hale getiren şey, insan faktörü. Çünkü neticede, herhangi bir çözümün ihtiyaçları ne derecede karşıladığına kadar verecek olan, konfor ve sağlık açısından nelere gerek olduğunu bilen kullanıcılardır. Bina disiplinlerini akıllı bir şekilde birbirine bağlayan sistemler, optimize edilmiş oda koşullarının, odadaki insan sayısı ne olursa olsun her zaman sağlanmasını mümkün kıldıkları için ideal bir alternatif sunabilir.

 
Teknik makalenin web adresi: www.siemens.com/download?PR00384

Bina Teknolojileri Bölümüyle ilgili daha fazla bilgi: www.siemens.com/buildingtechnologies


Kaynak


 

Aktif etkinlik bulunmamaktadır.
ANKET
Endüstri 4.0 için En Hazır Sektör Hangisidir

Sonuçlar