elektrik port üyelik servisleri elektrik port üyelik servisleri

Şehirleşme ve Binalardaki Enerji Tasarrufu Potansiyeli Işığında Isı Pay Ölçer Sistemleri

Yenilenmiş bir bina; enerji tüketimini ısıtma, havalandırma ve klima (HVAC) ekipmanının performansını optimize ederek % 40 oranında azaltabilir. Dahası, bu önlemler için gereken yatırım, enerji tasarruflarıyla ve işletme maliyetlerindeki tasarruflarla geri kazanılabilir. Detaylar içeriğimizin devamında...



A- A+
26.01.2016 tarihli yazı 10181 kez okunmuştur.

21. Yüzyılın ve Sonrasının Yaşam Alanları Şehirler


Şehirlerin yeniden tasarlanmasının insanlığın Ekolojik Ayak İzi (EAİ) üzerinde yüzde 70'e varan bir olumlu etkisinin olabileceği tahmin ediliyor. EAİ, bizim kaynak tüketimimiz ve atık üretimi ile doğanın yeni kaynak üretme ve atıklarımızı tutma kapasitesi karşılaştırılarak hesaplanır. 2005'te, insanlığın ekolojik borcu yüzde 30 civarındaydı, yani elimizde dünyadaki toprak elementlerinin 1,3 katı varmış gibi kaynak tüketiyor ve atık üretiyorduk. Bu tüketimde şehirlerin payı çok büyük, örneğin, Hem Londra'nın hem de Vancouver'ın EAİ'leri 3,05 gezegene eşit. Bu rakamlar, sürdürülebilirliğe geçişin başarılı mı başarısız mı olacağını şehirlerin belirleyeceğini çok açık bir şekilde ortaya koyuyor.




Şehir paydaşlarının bugün doğru yatırım kararları almaları ve doğru uygulamaları yapmaları işte bu nedenle hayati önem taşıyor. Şehirler yatırım çekebilmek ve rekabet edebilmek için, modern ve verimli altyapılara, bol miktarda vasıflı işgücüne, modern IT ve iletişim teknolojilerine, kaliteli konutlara, eğitime ve su ve elektrik gibi temel hizmetlere gereksinim duyar. Metropolitan bölgeler, hava kirliliği, atık su yönetimi ve yeşil alanların bozulması gibi pek çok çevre sorunuyla karşı karşıya. Sürdürülebilir şehirsel gelişim; alternatif enerji kaynaklarının ve enerjiyi daha verimli kullanan binaların ve ulaşım araçlarının daha fazla kullanılmasını, trafik sıkışıklığını ve CO2 emisyonlarını azaltacak önlemleri, suyun ve atıkların geri dönüşümünü, kirliliğin filtre edilmesini ve karbondioksidin tutulması için bitki örtüsünün kullanılmasını teşvik ediyor. Üstüne üstlük, herşey çok da zor olmayabilir.
 

Londra örneğinde, önemli sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için gerekli olan toplam yatırımın şehrin gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 1’inden daha düşük olduğu ortaya kondu. Münih üzerinde yürütülen bir araştırma da, benzer niteliklere sahip bir şehrin, şehir sakinlerinin yaşam kalitesi düşürülmeksizin, yüzyıl ortalarına kadar CO2 emisyonlarını yüzde 90 azaltabileceğini gösterdi. Bu çalışmalar, emisyon azaltma potansiyelleri ile yatırımlar ve yatırımın getirisi arasında ki bağlantıyı da gösteriyor. Bu bağlantının bilincinde olunması, şehrin geleceğine ilişkin kararları alan kişilerin yatırımları önceliklendirmesine ve maliyetleri optimize etmelerine yardımcı olacaktır. [1]


"Enerji Verimliliği"nde Binaların Önemi  


Bilindiği üzere dünya enerji tüketiminin yaklaşık % 40'ı binalara aittir. Binalar ayrıca, yeryüzündeki su harcamalarının % 17’sinden, kesilen ağaçların % 25’inden, elektrik tüketiminin % 72’sinden, küresel sera gazı emisyonlarının ise % 15,3’ünden doğrudan sorumludur. Günümüzün bina sahipleri küresel olarak enerji tüketiminin azaltılması ve bu tüketimin çevreye etkisinin minimize edilmesi sorumluluğunu taşımaktadır. Bir binadaki en büyük enerji tüketicileri toplam enerji maliyetlerinin % 40 ile % 60’ına denk gelen teknik donanımlar ve aydınlatma elemanlarıdır. Oysa durum böyle olmak zorunda değildir.

Yenilenmiş bir bina; enerji tüketimini ısıtma, havalandırma ve klima (HVAC) ekipmanının performansını optimize ederek % 40 oranında azaltabilir. Dahası, bu önlemler için gereken yatırım, enerji tasarruflarıyla ve işletme maliyetlerindeki tasarruflarla geri kazanılabilir.

Enerji Verimliliği projeleri, en yüksek düzeyde konfor sunarken, binaların enerji maliyetlerinin azaltılması konusunda da kapsamlı çözümler ve yenilikçi teknolojiler sağlamalıdır. Çevreye duyarlı özellikleriyle bu çözümler, binaların güvenilirliğini ve işletme performanslarını da artırmalıdır.

Müşterileriyle birlikte, binaların yaşam döngüleri boyunca gerekecek enerji satın alma, enerji verimliliği ve enerji yönetimi konularında maliyetten tasarruf sağlayan çözümler geliştiren şirketler fark yaratmaktadır.
 

Türkiye’de Enerji Verimliği


Türkiye Enerji verimliği potansiyeli olarak çok yüksek bir seviyede yerini koruyor. Hem devlet politikaları ile hem de vatandaşı bilinçlendirme kampanyaları ile enerjide yüksek oranda dışa bağımlı olan ülkemizde tasarruf etmek ve dış ticaret açığını azaltmak mümkün. Geçmiş yıllarda enerji verimliğini sağlamak için olumlu adımlar atılmış ve hem sanayi de hem de binalarda enerji verimliliği ile ilgili kanun ve yönetmelikler çıkarılmıştır. Binalarda enerji verimliliği ile ilgili 3 Kanun öne çıkmaktadır.


1. Enerji Verimliliği Kanunu;  


(Kanun Numarası: 5627 , Kabul Tarihi : 18/4/2007 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 2/5/2007 Sayı : 26510; Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 46)

Amacı: Enerjinin etkin kullanılması, israfının önlenmesi, enerji maliyetlerinin ekonomi üzerindeki yükünün hafifletilmesi ve çevrenin korunması için enerji kaynaklarının ve enerjinin kullanımında verimliliğin artırılmasıdır.

Kanun ile amaçlanan Sanayide, binalarda, enerjide ve ulaşımda, Türkiye pratiklerinin uygulanabilir tedbirler ile tüketilen birim enerjiyi 2020’ye kadar %15 düşürmektir.

Enerji verimliliği yasasının binalarda uygulanması ile ilgili; Enerji Performans Yönetmeliği, Kontrol Cihazları ve Pay ölçerler , Enerji Kimlik Belgesi ve enerj yönetimi ile ilgili maddeler yer almaktadır.
 

2. Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği;


(Bayındırlık ve İskan Bakanlığı 05/12/2008 tarihli ve 27075 sayılı Resmî Gazete).

Enerji Kimlik Belgesi; enerji performansı açısından mimari proje tasarımı; ısı yalıtımı esasları, asgari hava sirkülasyonu ve sızdırmazlık; ısıtma ve soğutma sistemleri, havalandırma ve iklimlendirme sistemleri tasarım ve uygulama esasları; sıhhi sıcak su sistemleri; otomatik kontrol; YEK kullanımı ve kojenerasyon sistemleri gibi uygulamalar yer almaktadır. “Yeni binalarda; yapı ruhsatına esas olan toplam kullanım alanınınn 2.000 m2 ve üstünde olması halinde Merkezi ısıtma sistemi yapılır”
 

3. Merkezi Isıtma ve Sıhhi Sıcak Su Sistemlerinde Isınma ve Sıhhi Sıcak Su Giderlerinin Paylaştırılmasına İlişkinYönetmelik;


( Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, 14/04/2008tarihli ve 26847 sayılı 1.Mükerrer Resmî Gazete)

Tüketim ölçüm ekipmanları, ısıtma ve sıhhi sıcak su gider paylaşımı hesaplaması, ölçüm şirketlerinin ve bölgesel ısı dağıtım ve satış şirketleri yetkilendirilmesi uygulamaları yer almaktadır.

Bu konunun içerisinde binalarda uygulanması gereken maddeler özetle aşağıdaki gibi sıralanmıştır.

Merkezi ısıtma sistemine sahip binalarda, merkezi veya lokal ısı veya sıcaklık kontrol cihazları ile ısınma maliyetlerinin ısı kullanım miktarına bağlı olarak paylaşımını sağlayan sistemler kullanılır. Buna aykırı olarak hazırlanan projeler ilgili mercilerce onaylanmaz.“

“Kat maliklerinden birinin isteği üzerine ısı yalıtımı, ısıtma sisteminin yakıt dönüşümü ve ısıtma sisteminin merkezi sistemden ferdi sisteme veya ferdi sistemden merkezi sisteme dönüştürülmesi, kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile verecekleri karar üzerine yapılır. Ancak toplam inşaat alanı ikibin metrekareve üzeri olan binalarda merkezi ısıtma sisteminin ferdi ısıtma sistemine dönüştürülmesi, kat maliklerinin sayı ve arsa payı olarak oybirliği ile verecekleri karar üzerine yapılır. Bu konuda yapılacak ortak işlerin giderleri arsa payı oranına göre ödenir. Merkezi ısıtma sistemlerinde ısınma giderlerinin paylaştırılmasına ilişkin usûl ve esaslar Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikle düzenlenir”


“EN 215’e göre termostatik vanalar zorunlu Kullanılmayan bölümlerde min. 15 derecedir.“

  “Isı ölçer: Üzerine veya giriş hattına yerleştirildiği radyatör ve  benzeri ısıtıcı cihazların harcadığı enerjiyi ölçerek hafızasına kaydeden cihazdır”   




 “Isı sayacı:
Üzerine yerleştirildiği ısıtma hattından geçen ısı enerjisi miktarını debi ve sıcaklık farkına göre ölçen cihazdır”


Yönetmelik Isı ve sıcak su giderlerinin tüketime bağlı olarak nasıl paylaştırılacağı konusunda bilgi içermektedir.


Isı Pay Ölçüm Sistemleri ile Binalarda Nasıl Tasarruf Sağlanır?


Merkezi ısıtma sisteminin olduğu binalarda, daire sakinlerinin kullanım alışkanlıkları farklı olmasına rağmen yakıt faturaları ortak gider olarak hesaplanır. Çoğu zaman daire sakinleri kullanmadıkları ısının parasını ödemek zorunda kalır. Oysa mahaldeki 1ºC‘lik sıcaklık düşüşü bile yaklaşık %6 tasarruf sağlar.

Isı pay ölçer cihazları, merkezi sistemli binalardaki radyatörlere monte edilerek ısı tüketimini ölçer. Böylece her daire ne kadar ısı tüketirse o kadar yakıt parası öder. Daire sakinleri, evde olmadıkları veya ihtiyaç duymadıkları zaman termostatik vanalarını düşük sıcaklığa ayarlayarak boşuna ısı tüketmez. Radyatörlerdeki termostatik vanalar oda sıcaklığını takip eder ve daire sakinlerinin ayarladığı sıcaklığa yaklaştığında otomatik olarak kısılır, hatta ayar sıcaklığına geldiğinde kapatır ve evin içi gereksiz yere ısıtılmamış olur. Isı pay ölçer ne kadar ısı tüketildiğini ölçer ve daire sakini kullanmadığı ısının parasını ödemez. Böylece % 25’e varan tasarruf sağlar. Evlerde gereksiz ısıtma enerjisi harcanmadığı için radyatör suyu kazana daha yüksek sıcaklıkla döner. Kazan otomasyonu sistemde ısı talebi olmadığını anlayarak kazanı kısar. Kazana giren yakıt miktarı düştüğü için tüm apartman toplam yakıt harcamasında da tasarruf elde eder.

Sonuç:

Enerji tüketiminde en büyük payı binaların aldığı düşünüldüğünde, artan nüfus ve şehirleşme ile binaların artışı kuşkusuz önümüzdeki yılların da en büyük sorunlarından biri olacaktır. Enerji tüketiminde mevcut tüketimi azaltmak ve gelecek yılları koruma altına alabilmek için binalarda, bina otomasyonu, merkezi sistem uygulamaları, ısı pay ölçüm sistemleri gibi uygulamaları gerçekleştirmek ve kontrolünü yapmak hem devletin hem de vatandaşların gelecek nesillere mirasıdır. Isı paylaşım sistemleri ile mevcut binalarda %25’e kadar enerji tasarrufu sağlamak mümkündür. Şehirlerin içerisinde binaların önemi ve Türkiye’deki megagentler gerçeği düşünülürse Devletin ve vatandaşların enerji verimliği ile ilgili yönetmelikleri uygulamaları ve kontrol etmeleri, hem yaşadığımız şehirlerin cazibe merkezi haline gelmesini sağlayacak, hem de sürdürülebilirliğine katkı sunacaktır.



Siemens Sanayi ve Ticaret  A.Ş.
Bina Teknolojileri Bölümü
Sevil Kubilay
Tel: +90 (216) 4593940
e-mail:Sevil.kubilay@siemens.com


KAYNAKLAR

1. Sürdürülebilir Şehirler, www.siemens.com.tr/sehirler
2. Enerji Verimliliği ve Çevreye Duyarlık, www.siemens.com.tr/cevreportfoyu
3. Building automation – impact on energy efficiency (Application per EN 15232 eu.bac product certification)
4. Uzun, F., C., 2010, “EN 15232 Avrupa Standardı – “Binaların Enerji Performansı – Bina Otomasyonu, Kontrol ve Bina Yönetiminin Etkisi”
5. Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği: http://www.mevzuat.gov.tr/Metin.Aspx?MevzuatKod=7.5.13594&sourceXmlSearch=&MevzuatIliski=0
6. Enerji Verimliliği Kanunu: http://www.enerji.gov.tr/mevzuat/5627/5627_Sayili_Enerji_Verimliligi_Kanunu.pdf
7. Merkezi Isıtma ve Sıhhi Sıcak Su sistemlerine ısınma ve sıhhi sıcak su giderlerinin paylaştırılmasına ilişkin yönetmelik. http://www.csb.gov.tr/turkce/dosya/yonetmelikler/26847.htm